Beyaz Fanilalılar

Halkın takımını, halkın içinde tutacağız.

Emil Kostadinov Hatıra Ormanı

1993 yılında Bulgaristanda yılın futbolcusu seçildi, 3+1 kuralının kurbanı oldu ki haklı olarak kurban edilmiştir;Uche,Högh, Okocha varken. 94 Dünyaaaa Kupasında yarı final oynadı. Aklınıza gelen Kostadinov'la ilgili anılar. Memory cardı zorlayın.

Benim aklıma gelenler

- Bizim stadda oynanan lig maçında takım arasında yapılan çekilişte kendisine Ford Mondeo çıkmıştı.(man utd macı sonrası olabilir)
- Old trafforda 0-1 öne geçtikten sonra kafa vurusu direğe çarpmıştı.
-Avrupa maçında birine kafa atmıştı sanki bide.

4 yorum:

Fatih dedi ki...

Bende 1 Lira vardı, Sende 1 Lira vardı,
Paraları değiştirdik, yine 1 Liramız var.
Bende 1 bilgi, Sende 1 bilgi vardı,
Bilgileri değiştirdik şimdi sende 2 bende 2 bilgi var.
Bilgi paylaştıkça güzeldir.

meto dedi ki...

kalem kılıoçtan keskindir

keskin sirke küpüne zarar

canoğlan dedi ki...

4-3 lük trabzon maçının ikinci yarısında ibnelerin anasını sikmişti de gücümüz yetmemişti.

Ortega dedi ki...

can,
O maçta Kostadinov yabancı sınırlaması geyiğinden yedekti. Öyle olmasa ilk yarıda skertirdi, maçı da güle oynaya kazanırdık aslında.

Yorum Gönder

Dikkat: Önce topa bas, etrafına şöyle bi bak, sonra topu ayağından çıkar.


Lafa laf

Fanila Player'da Bu Hafta

Ruhumuz Hababam

Uzak Diyarlara Yolculuk

İsyan

Emniyet görevlilerinin kışkırtıcı tavrına,
Kulüp yöneticilerinin keyfi uygulamalarına,
Asgari ücretin 5 de 1'i (en ucuz tribün) bilet fiyatlarına,

Ya şimdi ses çıkartalım, ya da olanlara seyirci kalalım.

What's your goal?

okumuş adamlar olmamıza rağmen, istatistiklerin aksine, sosyologların holigan diye nitelendirdikleri bir sınıfın içinde yer alıyor olabiliriz. evet o pis çocuklardanız. burada teknik analizler yapmıyoruz, yapma gibi bir derdimiz hiç olmadı, olmayacak da. ama yine de o işi iyi yapan, en azından farklı söylem üretebilen nadir yayınları takip ediyoruz, belki ara ara kendimizce karalamaya da çalışıyoruz veya çalışırız orası ayrı. burada daha çok kendi değerlerimiz uğrunda, bildiğimiz gibi yazıyoruz. bulunduğumuz yer tribün olunca, edebi bir dil kullanma kaygısı duymadan, tribünün kendi dilini kullanarak dertlerimizi anlatıyoruz. olayımız bu.