Beyaz Fanilalılar

Halkın takımını, halkın içinde tutacağız.

Ne diyordum? Ha evet başarılı...

Sezonun son haftasında yitirdiğimiz şampiyonluğun ardından bıraktığımız futbola, yaz mevsimiyle birlikte başlayan Dünya Kupası ile geri dönüş yaptık. Dünya Kupası konusunu açıp da vuvuzeladan bahsetmemek olmaz tabi ama akıp giden zaman içinde ondan daha beter sesler de işitmiyor değiliz.

Örneğin dün akşam televizyonlarda Cristoph Daum'un İstanbul'a dönüşü vardı ve her ne hikmetse bizim yönetimin umurunda değilmiş gibi, mikrofonlara kendisinin Aziz Yıldırım'dan sadece bir mektup ile İstanbul'a yeri ve saati belli olmayan bir görüşmeye çağrıldığını söylüyordu. Yani Daum bir ay sonra gelse demekki bir ay daha bu belirsizlikle önüne devam edecek Fenerbahçe Spor Kulübü'nün futbol şubesi. Düşünün bir de futbolcunun bu zaman içerisinde neler düşünebileceğini.

Bugün yapılan görüşmeden sonra ise resmi siteden; "Görüşmede Sayın Daum'la, sözleşmesi ile sınırları belirlenmiş görevleri ve bu görevlere ilişkin ortaya çıkan sonuçlar değerlendirilmiştir. Bu değerlendirmenin sonucunda, Sayın Daum'un çalışmasının sözleşmeyle belirlenmiş çerçevede ve geçen sezonun başından bu yana uygulanan Sportif Direktörlük modeline bağlı kalınarak yürütüleceği kendisine bildirilmiştir.

Ayrıca, Sayın Daum'la yapılan değerlendirmenin ardından Yardımcı Antrenör Ayhan Tumani, Kaleci Antrenörü Holger Gehrke ve BT Uzmanı Marcel Daum'un kulübümüzle ilişiklerinin kesilmesi kararlaştırılmıştır."
denilmiş.

İnsan düşünmeden edemiyor tabi. Son yılların en iyi futbolunu oynatan ve Fenerbahçe'yi şampiyonlar liginde çeyrek finale çıkaran bir teknik direktörü (Zico), ligde ikinci olması nedeniyle (yürüyerek şampiyon olmamız gerekirdi diye ekliyor) başarısız ilan edip gönderen bir adam (Başkan), ne oldu da bu sezon sözünü verdiği şampiyonluğu son hafta kaybettikten sonra başarısız değiliz, rakiplerimize 10 puan fark attık diye açıklamalarda bulunabiliyor. Ardından bu teknik direktörle (Daum) yoluna devam etme kararını alabiliyor.

Ayrıca Daum'un kendi kuracağı ekibine karışarak, sen burada kuklasın takımı biz yönetiyoruz mesajı mı verilmek istenmiş ya da kovup tazminatını ödemek yerine, bu ayak oyunlarıyla Daum'u yıldırma politikası Fenerbahçe'nin menfaatlerinin önüne mi geçiyor acaba?

Açıkçası ben şu yaşımda (24) geldiği dönemden itibaren söyledikleri ile yaptıkları arasında bu kadar büyük tutarsızlık sergileyen, buna rağmen camia içinde büyük güven duyulan bir başkasını daha da görmedim. Belki de uzun bir süre daha göremeyebilirim. Hani resmi sitede transfer spekülasyonları diye bir başlık açılıp haberlerin yalanlandığı bir köşe var ya, işte ondan bir tane de Aziz Yıldırım için açılsa belki database perişan olmuştu bu güne kadar, kim bilir?

0 yorum:

Yorum Gönder

Dikkat: Önce topa bas, etrafına şöyle bi bak, sonra topu ayağından çıkar.


Lafa laf

Fanila Player'da Bu Hafta

Ruhumuz Hababam

Uzak Diyarlara Yolculuk

İsyan

Emniyet görevlilerinin kışkırtıcı tavrına,
Kulüp yöneticilerinin keyfi uygulamalarına,
Asgari ücretin 5 de 1'i (en ucuz tribün) bilet fiyatlarına,

Ya şimdi ses çıkartalım, ya da olanlara seyirci kalalım.

What's your goal?

okumuş adamlar olmamıza rağmen, istatistiklerin aksine, sosyologların holigan diye nitelendirdikleri bir sınıfın içinde yer alıyor olabiliriz. evet o pis çocuklardanız. burada teknik analizler yapmıyoruz, yapma gibi bir derdimiz hiç olmadı, olmayacak da. ama yine de o işi iyi yapan, en azından farklı söylem üretebilen nadir yayınları takip ediyoruz, belki ara ara kendimizce karalamaya da çalışıyoruz veya çalışırız orası ayrı. burada daha çok kendi değerlerimiz uğrunda, bildiğimiz gibi yazıyoruz. bulunduğumuz yer tribün olunca, edebi bir dil kullanma kaygısı duymadan, tribünün kendi dilini kullanarak dertlerimizi anlatıyoruz. olayımız bu.