Geçtiğimiz günlerde Kasımpaşa, kupada oynadığı İBB maçını 30 lira açıkladı. Antalya bu haftasonu oynayacağı Beşiktaş maçını 75 lira. Denizli de, Galatasaray maçını 100 lira. Kendi kulübümüz sene başında açıkladığı en düşüğü 55 lira olan bilet fiyatlarını 44'e çekti ama, Olimpiyat Stadı'nda bomboş oynanan Tokat maçında bile 44'den aşağıya bir adım dahi atmadı. Haftasonu oynayacağımız Sivas ise, 10 liradan satışa çıkardığı bilet fiyatlarıyla bizi ters tarafımızdan yakalayarak bir anda sarstı. Aslında normalde olması gerekenin bizi şaşırtıyor olması da ayrı bir şaşkınlık gerektiyor.
711'de karaya ayak bastıktan sonra gemileri yakma emrini veren komutan - Tarık bin Ziyad -, askerlerine: "Cengâverlerim, nereye kaçacaksınız? Arkanız düşman gibi deniz, önünüz deniz gibi düşman. Tek umudunuz cesaretiniz, tek güvenceniz muradınız şimdi." dediğinde gemileri çoktan yakmışlardı.
Biz kendi gemilerimizi yaktığımızda, aynı Tekel işçilerinin ki gibi, tüm umudumuz cesaretimizdi ve tek güvencemiz de kararlılığımız. İşe yaramayacağını öngörsek de herkesin haykırmak istediği bir sesi dillendirmek istemiştik. Hala aynı fikirdeyiz. Bu fiyatlar hala çok şişkin, hala futbol zevkinin içine edesi yüksek. Yayın ihalesi şu kadar milyon dolar, hadi sevinelim. Toplumun alt tabakası, onu da geçtim orta sınıfı maçlara gidemez hale gelmişse, lanet olsun o milyon dolarlara. Alın milyon dolarlarınız sizin olsun, bize futbolumuzu geri verin.
What's your goal?
okumuş adamlar olmamıza rağmen, istatistiklerin aksine, sosyologların holigan diye nitelendirdikleri bir sınıfın içinde yer alıyor olabiliriz. evet o pis çocuklardanız. burada teknik analizler yapmıyoruz, yapma gibi bir derdimiz hiç olmadı, olmayacak da. ama yine de o işi iyi yapan, en azından farklı söylem üretebilen nadir yayınları takip ediyoruz, belki ara ara kendimizce karalamaya da çalışıyoruz veya çalışırız orası ayrı. burada daha çok kendi değerlerimiz uğrunda, bildiğimiz gibi yazıyoruz. bulunduğumuz yer tribün olunca, edebi bir dil kullanma kaygısı duymadan, tribünün kendi dilini kullanarak dertlerimizi anlatıyoruz. olayımız bu.
0 yorum:
Yorum Gönder
Dikkat: Önce topa bas, etrafına şöyle bi bak, sonra topu ayağından çıkar.