Toptan anlayan başkan 7. Galatasaray şampiyonluğuna koşuyor

1998'de Aziz Yıldırım 1 oy farkla Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı seçildi. 2 kere istifa etti geri döndü ve son kongrede tekrar başkanlığa seçilerek camiaya 3 sene üst üste şampiyonluk sözü verdi. Takımın şu anki gidişatı ve Aziz Yıldırım'ın "en çok Galatasaray şampiyonluğu gören Fenerbahçe başkanı" ünvanından yola çıkarak, futboldan çok iyi anladığını iddia eden Aziz Yıldırımın karnesine bir göz atalım istedim.

1998-2010 dönemi ;

Fenerbahçe; 4 lig şampiyonluğu- 0 Türkiye Kupası

Galatasaray ; 6 Lig şampiyonluğu- 3 Türkiye Kupası

41 senede 11 şampiyonluğu bulunan Galatasaray, Aziz Yıldırım döneminde 12 senede 6 şampiyonluk elde etmiş. Orana vurursak ortalama 4 senede 1 şampiyon olan Galatasaray, 2 senede 1 şampiyon olmaya başlamış. Aziz Yıldırımdan önce şampiyonluk sayısında Fenerbahçe'nin gerisinde bulunurken de durumu bu sezon itibariyle eşitlemiş, sene sonunda da geçebilme ihtimali oldukça yüksek. Tabi bir de bu süreçte aldıkları Uefa ve Süper kupa var.

Sene başında çıktın 3 senede 3 şampiyonluk sözü verdin, ilk yarının ortasında çıktın Fenerbahçe'nin haklarını iyi koruyamadığın için Kulüpler Birliğinden istifa ettiğini söyledin, her istifanda olduğu gibi vazgeçtin tekrar aday oldun, hakemler Fenerbahçeyi sahada hala doğruyor ama sen kamera karşısına çıkacak yüzün olmadığından emir erin Nihat Özdemir'i konuşturuyorsun. Devre arasında yine çıktın "kadromuz yeterli transfere ihtiyaç yok" dedin, fakat 2 tane sakat 1 tane cezalı oldu mu takımın kaderi Selçuğa, Denize, Wedersona, Bekir'e kalıyor taraftar tribünde kanser oluyor.

Git artık başkan, şantiye yönetiminde, bina dikmede, tesis yapmada ne kadar başarılı olduğunu gördük ama Fenerbahçeyi yönetemiyorsun. Toptan değil, betondan anlıyorsun aldığın futbolcu ve teknik adamlarda bunun canlı kanıtı. Git 2., 3.ligte bir takım satın al öyle tatmin et kendini ille bir koltuk sevdan varsa ama milyonlarca üzüleni, ağlayanı olan bir takımı elinde oyuncak etme, git.

What's your goal?

okumuş adamlar olmamıza rağmen, istatistiklerin aksine, sosyologların holigan diye nitelendirdikleri bir sınıfın içinde yer alıyor olabiliriz. evet o pis çocuklardanız. burada teknik analizler yapmıyoruz, yapma gibi bir derdimiz hiç olmadı, olmayacak da. ama yine de o işi iyi yapan, en azından farklı söylem üretebilen nadir yayınları takip ediyoruz, belki ara ara kendimizce karalamaya da çalışıyoruz veya çalışırız orası ayrı. burada daha çok kendi değerlerimiz uğrunda, bildiğimiz gibi yazıyoruz. bulunduğumuz yer tribün olunca, edebi bir dil kullanma kaygısı duymadan, tribünün kendi dilini kullanarak dertlerimizi anlatıyoruz. olayımız bu.

5 yorum:

Adsız dedi ki...: film koptuğunda nasıl bir tepki verilecek onu merak ediyorum..; 1 Mart 2010 01:41
meto dedi ki...: zaten biz bu hayatta iki şeyden çekiyoruz bi Aziz Yıldırım bir de büyükşehir belediyespor.; 1 Mart 2010 01:52
yyalım dedi ki...: eline sağlık celal. inş kendiside okur burayı görür yaptıklarını. .; 1 Mart 2010 01:52
Gürkut Gürsoy dedi ki...: film koptu çoktan ama tribünü senelerce uyuşturmuş Aziz bey. tepkisiz olmuş Fener tribünü. Hadi taraftar tepki veremiyor ulan Azizin aziz müşterileri siz tepki verin bari. Bakın o kadar para veriyorsunuz karşılığı sürekli hüzün. Hadi sayın müşteri hakkını ara, bas kalayı işletme sahibine, başla bağırmaya "...git Aziz". Taraftar bağırsa "yönetim istifa" diyebilir ancak. O da bazı grupların işine gelmiyor şu an sanırım. Bari grupsuz müşteri bağırsın sokak diliyle...; 1 Mart 2010 07:58
Sekhranikos dedi ki...: s.g. yazsam yayınlarmısınız?:) samimi bir git deme şekli nede olsa.; 3 Mart 2010 00:36

Yorum Gönder

Dikkat: Önce topa bas, etrafına şöyle bi bak, sonra topu ayağından çıkar.

Beyaz Fanilalılar

Halkın takımını, halkın içinde tutacağız.